14 Haziran 2014 Cumartesi

Zamanın Ötesinden Bir Kayıt

Birden bıraktım.
Hepsini.
Ama geri geleceğim bir gün, bir zaman.
Birlikte yürüdüğüm herkese yürekten teşekkürlerle.
Sevgiler,

Aslı :)

Fotoğraf tarihi 13 Haziran 2014. Ben, kilo almış halim, vermeye niyetim, hepsi bir arada! Sevgiyle...

31 Ekim 2013 Perşembe

Sanırım çok kızacaksınız! (2.parti/gün 5-10)

Hafta sonu, Cumhuriyet Bayramı, arada iş güç aile arkadaşlar derken bir kez daha ihmal ettim kendimi ve burayı. Son aylarda nasıl bir alışkanlık oldu değil mi? Bu gösteriyor ki, disiplin bir kez elden kaçtı mı toparlaması gerçekten çok zor (ki ben enteresan bir şekilde hem psikopata yakın bir proje olarak deli disiplinli olabilirken bir yandan da aynı enteresanlıkta her şeye başkaldıran ve disiplin altına alınmaya çalışıldığı her an her şeyin ters teptiği asi bir insan olabiliyorum). Yine de, ev yaşantısındaki değişiklikle birlikte mevsimlerdeki geçişin de buna sebep olduğunu bildiğim için sakin kalmaya ve de bir şekilde ucundan köşesinden bir şeylere tutunmaya çalışıyorum.

Size yazmadığım arada 2 kilo alıp 1,5 kilo verdim. Ama artık gerçekten de illallah dedim valla arkadaşlar bu bir ileri bir geri olmayacak böyle, spora başlamam lazım tekrar ve bu bir türlü olmadı olamadı hala. Sadece kilo vermek açısından demiyorum bunu, spor yaptığım dönemde hem uyku düzenim daha iyiydi, hem cildim misler gibiydi hem de sinirlerim daha bir sakindi. Daha rahattım. Arada bir noktada ne oldu bilemiyorum ama aslında geçmiş deneyimimden de çok iyi bildiğim gibi akşam oturduğumda kendimi biraz zorlayıp başladığım andan itibaren her şey düzeliyor ve ben bu sporu yaptığım için mutlu oluyorum. Üstelik 2-3 gün kendimi zorladıktan sonra bu doğallaşıyor, ihtiyaç haline geliyor. Ama işte nedendir bilemiyorum bu aralar asla yapmıyor ve hatta sanki yapamıyorum, üzerime binen o saçma sapan miskinlik halinin, "bırak gitsin" hissinin üstesinden gelmek zor geliyor.

Bunun çok fazla kilolarla ilgisi yok aslında. Ben her yazdan kışa geçişte böyle olurum, 36 yıldır bu böyle. Biliyorum ki 1-2 haftacık daha dişimi sıkabilirsem her şey eskiye dönecek ve iyi olacak. Ama işte ben sabredemediğim gibi kendime de çok fazla kızıyorum bu tembelliğim nedeniyle.

Neyse, bu konuyu burada bırakıp gezmelerle tozmalarla ve deliler gibi yeme içmelerle geçen günlerime dönüyorum. Soracak / merak edecek olanlara bu saçma listelerimi dahi girmemin sebebini açıklayayım: ben bu 65 kiloya düşeceğim arkadaşım! Bu yola 94 kilo olarak çıktım ve ilk başta çok hızlı ve düzenli ve harika bir performans gösterdim ama sonra dalgalanmalarım başladı. Benim gibi hissedenlerin, benim yaşadıklarımı yaşayanların ya da yaşayacakların olduğuna / olacağına hemen hemen eminim ve de eğer yerseniz ve bu işin peşini biraz bırakıp ipleri azıcık gevşetirseniz neler yaşayabileceğinizi de görmenizi istiyorum. Ve, başlıyorum utanç günlerime :)

Geçtiğimiz haftanın Cuma gününe dönüyoruz önce. Çok fena başlamamıştı ama akşamüstü itibariyle yaşadığım o mide kazınmaları ve açlık halini anlatmam mümkün değil (regl ne fena şey bu aralar benim için, dünyaları yiyebilirim resmen bu hallerdeyken! spor yapıyor olsaydım bu kadar acıklı bir halde ne yediğimi şaşırmazdım sanırım) :

284.gün
09:00
1/2 paket eti form light kepekli bisküvi
 
1 dilim beyaz peynir
 
sütlü kahve (şekersiz)
12:45
1 kase şehriyeli domates çorbası
 
1 porsiyon tavuk döner
 
3 kaşık yoğurt
 
2 kaşık zeytinyağlı fasulye
 
marul + kırmızı lahana + 1/2 domates
 
1 dilim kepek ekmeği
15:30
3 adet madlen çikolata
17:30
1/2 paket eti form light kepekli bisküvi
19:30
1 kase mahluta çorba
 
4 köfte + 1/2 patates (fırında)
 
salata
 
2 dilim çavdar ekmeği
22:30
1 kase tuzlama çorba
 
1/4 porsiyon kokoreç
 
2 dilim ekmek (beyaz)

Akşam maç dönüşü kardeşim ve arkadaşımla çorbacıya gitmeseydik (ki bu da benim fikrim ve isteğimdi, onları da sürükleyen benim) iyi olacaktı ya, neyse!

Hafta sonum daha çok evde geçti, Cumartesi günü sevgili can arkadaşım A. ve oğlu sağolsunlar baklavalarıyla gelince, yemeden bırakmak ayıp olur (haha!) düsturundan yola çıkarak tüm bir hafta sonumu baklavaya boğdum :)


285.gün
286.gün
08:30
2 dilim beyaz ekmek
09:00
1,5 adet tam tahıllı sandöviç ekmeği
 
2 tatlı kaşığı çilek reçeli
 
3 dilim beyaz peynir
 
pınar labne
 
6 adet yeşil zeytin
11:30
1 muz
11:30
1 paket eti form light kepekli bisküvi
12:30
1/4 peynirli poğaça
 
1 kase yoğurt
 
1 elma + 2 ceviz
 
1 dilim cevizli baklava
15:30
2 dilim cevizli baklava
15:00
1 simit
 
1/2 peynirli poğaça
 
2 dilim beyaz peynir
 
1/2 kıymalı poğaça
18:00
kapia biber ve peynirli omlet
19:00
1 tabak zeytinyağlı türlü yemeği
 
1 dilim çavdar ekmeği
 
2 dilim çavdar ekmeği
20:00
2 dilim cevizli baklava
22:30
4 adet kremalı bisküvi
 
 
 
2 tatlı kaşığı çilek reçeli
 
 

(Zeytinyağlı türlü yemeği dediğim şey benim evde kendi yaptığım bir yemek. 3 adet patlıcan, 2 adet kabak, 1 adet patates, 1 tutam yeşil fasulye, 1 soğan, 2-3 diş sarımsak, 2 domates - hepsi pişme süresi göz önünde tutularak kavrula kavrula yapılıyor. Bu ölçülerden 6 tabak çıkıyor, öyle düşününüz)

Salı günü Cumhuriyet Bayramımızdı bildiğiniz gibi, bu nedenle iş yerleri tatildi. Pazartesi'nin yarım gün olmasını fırsat bilip (biz aslında tam gün çalıştık, arkadaşlarım yarım gün olunca ben de günün son 3 saatini kendime armağan edip onlarla buluştum) güzel insanlarım Ö. & P. ile Bağdat Caddesi'nde buluştum ve işte o andan itibaren dananın kuyruğu koptu! Yok böyle bir yemek, yok böyle bir içmek! Erken başlayınca erken de bitti aslında ama sanırım bir süre bu kadar şarap içmem bir daha :) Salı gününün kendisini ise sabah erken sayılabilecek bir saatte güzel arkadaşım İ. ve gene Ö. ile Karaköy'de Namlı Gurme'de başlatarak rekorlara imza atacağım bir yemeler günü yaşadım. Arada biraz yürüdük de evet ama ondan söz etmeye dahi utanırım çünkü dünyanın çevresini yürüsem o gün yediklerimi yakmaya ve telafi etmeye yetmez. Kahvaltıdan kalkmamışız gibi bir de utanmadan öğle yemeği niyetine bira + patates ziyafeti çektik denize karşı İstanbul Modern'in kafesinde oralara kadar gitmişken.

Eve dönerken yolda çok sevdiğim arkadaşım S.'ciğimin dört gözle beklediğimiz Güneş'ine kavuştuğunu öğrendim ve direkt hastaneye yanlarına gittim. Dünyalar güzeli bir pamuk :) Allah anası ve babasıyla büyütsün, hepimize hep güzel günlerini göstersin. Bebeklerde bir güzellik var hepimize bulaşan... :)

Evde yemek yedim işte sonra da ehuehe çok uzatmamak lazım!

287.gün
288.gün
07:45
1 çay bardağı süt
09:30
1 porsiyon menemen
 
4 çorba kaşığı nesfit (k.meyveli)
 
1 büyük parça beyaz peynir
10:30
2 adet kuru erik
 
1 büyük parça izmir tulum peyniri
 
2 adet ceviz
 
1 parça cevizli erzincan tulum p.
12:45
2 adet kadınbudu köfte
 
2 ceviz
 
1 porsiyon spagetti makarna
 
6 zeytin, domates + salatalık
 
3 kaşık yoğurt
 
1/3 porsiyon bal+kaymak
 
kırmızı lahana + marul + salatalık
 
3 ekmek (bread-roll)
17:00
1 şişe kırmızı şarap
13:30
patates kızartması
 
1 mücver (1/2 kabak 1/2 havuç)
 
dana carpaccio
 
1 cheese burger
 
50 cl bira
 
1 porsiyon patates kızartması
 
2 dilim ekmek
 
1/2 mısır
19:00
1 tabak zeytinyağlı türlü yemeği
21:00
1 küçük boy chai latte
 
1 tabak makarna
 
Bu kadar çok yemelerin ardından dün işbaşı yaptığımda aynı zamanda kulağımı çekip kendime de geldim denebilir, günlerdir bu kadar kontrollü gitmemiştim:

289.gün
07:45
1/2 çay bardağı süt
 
2 çorba kaşığı nesfit (k.meyveli)
10:15
1 büyük boy kırmızı elma
12:45
1 kase yayla çorba
 
6 yemek kaşığı bulgur pilavı
 
1 kase yoğurt
 
2 kaşık zeytinyağlı kereviz
 
marul + kırmızı lahana + semizotu
16:00
sütlü kahve (şekersiz)
 
3 adet madlen çikolata
16:45
1 küçük boy yeşil elma
19:00
5 köfte (domates soslu, fırında)
 
salata
 
1 dilim çavdar ekmeği

Bu sabah kararlıyım, sabah ekmeğimi peynirimi zeytinimi yedim, kahvem eşliğinde günahımı çıkarttım ve şimdi çalışmaya gidiyorum. Akşama göreceğiz neydim ne oldum! :)