17 Şubat 2013 Pazar

DETOX haftası başladı! 34.gün zor geçti evet.

Cumartesi sabahı (dün) pek iyi uyandım Cuma kabusunun üzerine. 18 Şubat (yarın, yani Pazartesi) günü başlayacak detoks haftası öncesinde 2 gün listelerden bağımsız ve kendi kendime yeterek günlerim geçirebilecek ve en azından biraz nefes alabilecektim.

Sandım!

Bir kupa kahve aldım, sevgili diyet arkadaşlarım Özlem & Zeynep ile birlikte diğer çok sevgili arkadaşlarım B. ve G. ile buluşmaya hazırlanmak üzere kendime gelme çalışmalarımı başlattım. Kahvemin son yudumunu içerken gözüme reader'da Mehtap Hn'ın son blogpost'u (ve dolayısıyla da yeni listemiz) ilişti. Okudum. İtiraf ediyorum: oturup hüngür hüngür ağladım sinir bozukluğundan ve de hayal kırıklığından!

Mola yok.
5 gün boyunca kahve yok.
Aynı dönem içerisinde hayvansal ürünlerin hiçbiri yok. Et yok. Süt yok. Peynir yok. En önemlisi: Yoğurt yok.
Hafta içinde iş yerinde idare edebilmemi sağlayan hiçbir şey yok.

Yahu bırak hayvansal gıdaları: KAHVE YOK ARKADAŞIM!

Benim gibi günde 10 kupa kadar kahve içen bir insanın başına gelebilecek en acaip durum tabii...

Listeden kısa süreli kurtulacağımı düşünüp bunun sayesinde devam edebilirken yeni bir listenin dayanması ve bununla da kalınmayıp neredeyse tüm seçeneklerin ortadan kaldırılması, bu da yetmezmiş gibi bir de kahvenin yasaklanması beni "kısa" süreyle (yaklaşık bir 3 saat kadar) alt üst etti. Üstelik de arkadaşlarımla buluşmaya, kahvaltıya gitmeye hazırlanırken.

Gene gittim tabii kahvaltımıza ama Özlem ile birlikte roka-turp-kırmızı çarliston-6şar zeytin ve kepekli ekmek kemirdik. Zeynep bizden daha kısa süredir diyette olduğu için daha geri programlarda, o kahvesinden peynirinden geri kalmadı ama eğer o da inatla devam ederse onun da böyle bir haftası olacak nihehehe.

B. ve G. ise yumurtaları peynirleri ekmekleri ve her bir şeyleri götürdüler, kendilerine çok afiyet olsun çünkü onlar zaten diyette değiller. :)

Bu arada, arkadaşlarım sağolsunlar, PMS'i yukarıda anlatılanlarla iyice ağırlaşan ve tehlikeli haldeki bendenizi idare ettiler, homurdama ve gıcıklıklarımın hiç üzerinde durmadılar, güldüler güldürdüler ve beni kendime getirdiler. Hepsine çok teşekkürler buradan!

Fotoğraf paylaşmak huyum olmasa da, iki tane fotoğraf paylaşmak istiyorum düne dair. İlki Özlem'cimle bendeniz. Özlem zaten incecik oldu, ben de fena gitmiyorum bu yolda sanki!


Özlem 5 kilodan fazla verdi, bomba gibi oldu! Ara sıra yaptığı kaçamaklar ona helal olsun diyorum! Ben de 9 kilonun üzerinde kaybedebildim, ne de iyi ettim! Gözüm 10 kiloda, sanırım şu hafta içerisinde onu da becerebilirim.

Biz Özlem'le birinci aydönümümüzü kutlarken yeşillik eşliğinde, Zeynepcik de önemli bir eşiği aşarak ilk 12 gününü tamamladı ve dün itibariyle 2.programa başlamış oldu. Onunla da bu önemli anı tabii ki "ölümsüzleştirdik". :)


Bu kareler birden fazla aslında ama benim Özlem'i boğazlamaya çalışır gibi görünmediğim tek fotoğraf bu olduğu için bunu koyalım da temiz olsun bari. :)

Bunları koymuşken, bir karşılaştırma olabilmesi açısından kendimin bir "eski" / "diyet öncesi" fotoğrafını koyuyorum aşağıya. Kısa bir bilgi olması için: bu fotoğraf 30 Aralık 2012 tarihli. Yer, Napoli. İtalya'daki 1 haftalık seyahatimin ilk günü. Yani, daha pizzaları makarnaları şarapları tiramisuları götürmeden öncesi. Anlayacağınız, diyete başladığım günden herhalde en az 2 kilo daha zayıf olduğum bir karedir bu kare. Üzerine biraz daha kilo aldım ve sonra diyete girdim ben.


Bir ayda aldığım yol bu kadar barizken (evet, ben de artık fark ediyorum bunu) şimdi ağlasam da tepinsem de delirsem de nasıl devam etmem ki ben bu diyete? Evet. Bu nedenle kahvesiz kalacaksam 5 gün, kahvesiz kalacağım artık, yapacak bir şey yok.

Üstelik, daha bombayı söylemedim:

Kahvaltı sonrasında 5'imiz birlikte bir dükkana girdik. Bir siyah kokteyl elbisesi ihtiyacım vardı, göz atıverelim dedik. Daha önceki bedenim olan 46'ya elimi attım, denedim. Bol geldi, çok şaşırmadım ve bir küçüğünü istedim. Denedim, oldu. Sevindim, satın aldım. Eve geldim gene baktım üstüme oldu ve dolaba yerleştirmeye hazırlandım 44 bedene girmenin mutluluğuyla. Ve gözüm elbisenin etiketine kaydı.....

42 beden almışım!

Telefon açtım hemen dükkana bana yanlış beden verdiklerini söylemek için. Aldığım yanıt: "hanımefendi o modelin 44 bedeni tükeneli haftalar oldu, siz zaten 42 denemiştiniz".

Vay annecim!!! Bana da bak hele yahu, aferin bana! Mutlu oldum, uçtum havalara ve müthiş bir kendine güven geldi bana. Evet, elbise likralı olduğu için esnek biraz ama olsun! Bundan bir ay önce belki 44'üne sığardım ama hem göbeğim hem de popom çıkardı. En kısa sürede elbisemin de fotoğrafını koyacağım tabii ki buraya. :)

Eh, bu kadar şey olmuşken de dün tabii ki 30 dk yürüyüş ve biraz dinlendikten sonra da Jillian egzersizlerimi yaptım misler gibi. Sonrasında, kardeşim ve arkadaşlarımızla dışarıda yemeğe gittik, ben stir-fry sebze yedim ve gene de diyetimi bozmadım. Kahve yerine yeşil çay. Daha ne olsun?

Kalabalık liste şöyle:


34.gün
10:00
2 dilim kepek ekmeği
 
3 siyah & 3 yeşil zeytin
 
kırmızı çarliston biber
 
roka
 
turp
 
1 tatlı kaşığı ceviz reçeli
 
1 çorba kaşığı zeytinyağı
12:00
1 adet ceviz
15:00
marul & salatalık & yeşil biber
 
haşlanmış fasulye
 
kavrulmuş kabak rende
 
1 tatlı kaşığı kavrulmuş susam
18:30
1 adet ceviz
19:30
yeşil salata (z.yağı & balsamikli)
 
sebze tabağı (kabak, kırmızı & yeşil biber, soya filizi, mantar, brokoli: zyağı ile kavrulmuş)
 
 
 
2 enginar kalbi
 
1 yuvarlak (küçük) kepekli ekmek


Kısaca toparlayacak olursak:

PES ETMEYİN ARKADAŞIM! YAPIN DİYETİNİZİ! VALLA OLUYORMUŞ YAHU!

4 yorum:

  1. Süpersin Aslı, senin önce&sonra fotolarını çalıp zayıflama satan ürünlerin reklamlarında kullanacaklar :)

    YanıtlaSil
  2. ahahahahah büyük paralara satarım, o paralarla gidip kendimize mükellef bir sofra kurarız :P

    YanıtlaSil
  3. Merhaba, ben de sizinle aynı gruptayım. Ama sizin kadar kilo veremedim. Siz naptınızda böyle oldu?????

    YanıtlaSil
  4. Sevgili Esra, burada yazdığımın dışında hiçbir şey yapmıyorum gerçekten de. Fakat şöyle de bir durum var: ben 94 kg ile başladım diyete, kilom çok fazla olduğu için birçok insandan fazla verebildiğimi düşünüyorum. Açıkçası, son 1 haftadan fazladır 10gr bile verebilmiş değilim, "normalleşmeye" başlıyor sanırım böyle.
    Hareketi arttırdım, günde en az 20 dk yürümeye özen gösteriyorum, hafta sonları bunu daha da arttırıyorum. Ayrıca her gün aksatmadan mutlaka blogun "spor" etiketinde de bulabileceğiniz Jillian Michaels'ın programını yapıyorum. Belki de onlar etkili olmuştur?
    Son olarak, 14 Ocak'tan bu yana tek kere yaptığım kaçamak dışında (bir akşam bir dilim börek) hiç kaçamak yapmadım, siz yaptınız mı bilmiyorum ama faydalı olduğuna inanıyorum listeye birebir uymanın.
    Sevgilerle.

    YanıtlaSil